Örselenmiş Osmanlı’dan Medeniyet Umuduna

“Bundan sonra insanlara ve bizim topluma yeni ve daha kalıcı bir şey lazım olacak. O lazım olacak şeyin adını kim doğru koyar, zamanın ruhunu kim doğru okur ve Kaderullah’ın yardımını alırsa, o üretir buradan çıkacak olan medeniyet tasavvurunu. Zamanın ruhunu kim okursa gelecek de onundur. Bir Müslüman olarak hayata bakıyorsam, bir Osmanlı Müslüman’ı, bir Türk Müslüman’ı olarak hayata bakıyorsam niye olmayacak diyeyim? Pekâlâ olur derim.”

Sadettin Ökten, Müslümanlığın umdeleriyle mühendisliği bir arada yaşamak ve öğretmek gibi bir imtihanın içine doğmuş. Din ise onun için bir kimlik meselesi değil, hayatın bizzat kendisi. Parayla imanın aynı yerde buluşabileceğini ama Türkiyeli dindarların bunu yapamadığını düşünüyor, İslam dünyasının ruhi fukaralığından söz ediyor.
Osmanlı onun gözünde kadim medeniyetimizin son yorumu, fakat Osmanlı’ya bakamıyoruz!

Sadettin Ökten’in babası, kızının başını örtüp örtmemesine karışmayan, Demokrat Partili, İmam Hatip Liselerinin kurucusu, Cerrahi Tekkesi mensubu. Kendisi, Rönesansın da, sanayi devriminin de, aydınlanmanın da “Ol!” emriyle gerçekleştiğine inanan Osmanlı bakiyesi bir inşaat mühendisi. Osmanlı’nın kadim medeniyetimizin son halkası olduğunu ve Osmanlı’yı anlamadan bir şey üretmenin mümkün olmadığını söylüyor.

Sadettin Ökten, modern zamanların içini boşalttığı pek çok kavramı çocukluğundan itibaren hayatın içinde bulmuş olan ‘zamansız’ bir Müslüman aydını. Türkiye’de Müslümanlar para kazanmaya başladığında dinin de ‘hal’ olmaktan çıktığını, yapılan bir uygulamaya dönüştüğünü belirtiyor.

Örselenmiş Osmanlı’dan Medeniyet Umuduna, 1800’lü yıllardan 2000’lere uzanan, siyasi ve sosyal pek çok dönemi, pek çok İstanbul’u, farklı ahlak, sosyal yaşantı, eğitim anlayışlarını aktaran, dinin hayattaki farklı karşılıklarına değinen bir kitap. Muhafazakârlık, varlık, zaman, imtihan, dua, mit, faşizm, tasavvuf, haz gibi kavramların içini güçlü bir kalple ve aydın bir zihinle dolduran güçlü bir nehir söyleşisi.

İşte zamanı kutsayan, ‘vaktin babası’ olma iddiasındaki bir mutasavvıfın gözünden modernizm ve kapitalizm analizi… Aydınlanma’dan İslam toplumlarına, Osmanlı’dan Cumhuriyet dönemine ve günümüz Türkiyeli Müslüman’ına uzanan eleştirel bir bakış.

Kitabın Bölümleri:

BİRİNCİ BÖLÜM: OSMANLI BAKİYESİ BİR AİLE
• Celalettin Ökten ve hanesi
• Arkadaş ya da hoca değil, baba!
• Celalettin Hoca’nın rüya tabirleri
• Tanbur

İKİNCİ BÖLÜM: ÇOCUKLUK VE DELİKANLILIK

ÜÇÜNCÜ BÖLÜM: MÜHENDİSLİK, DİNDARLIK, MUHAFAZAKÂRLIK
• Mühendislik öğretmek
• Mühendislik ve zaman
• Mühendislik ve yaratılış
• Mühendislik ve ideoloji

DÖRDÜNCÜ BÖLÜM: DİNDARLIK VE TECRÜBE

BEŞİNCİ BÖLÜM: VARLIK, ZAMAN, TASAVVUF

ALTINCI BÖLÜM: BİR MEDENİYET TASAVVUR ETMEK
• Başka bir Gazali
• Osmanlı, Türk, modernlik
• Türk imajı
• Modern insan: Dün-bugün-yarın
• Mit, ilham, inanç: Bizim faşist devletimiz
• Zayıf entelijansiya, güçlü devlet

YEDİNCİBÖLÜM: İSLAM DÜNYASI’NDA İÇ SIKINTISI
• “Rabbena, hep bana!” çağı
• Sağın hırsı, solun taassubu

SEKİZİNCİ BÖLÜM: ŞEHİR YA DA MEDENİYET
• Şehrin dini
• Kalkınmadan şüphe etmek
• Nasip ve kapitalizm
• İslam şehrinin farkı
• Şehirler ve insanları
• Tekkesiz cami: Modern şehirde dindarlık
• Haz ve günah, tekke ve nefis

DOKUZUNCU BÖLÜM: İSTANBUL: TAHAYYÜLDEN GERÇEĞE
• İstanbul değişiyor
• İstanbul’un görgüsü

• Hayykitap No: 234
• Söyleşiyi Yapan: Ayşe Çavdar
• Boyutlar: 13,5 x 19,5 cm
• Sayfa Sayısı: 204
• İlk Baskı: Ocak 2014
• ISBN: 978-605-5181-47-5
• Barkod No: 9786055181475